ZORBALIĞA DUR DE AKRANLARINLA EL ELE
Okulumuz İngilizce öğretmeni K.Güray KAPTANOĞLU ve 5 öğrencimiz ve İlimiz Mezitli ilçesinden 7 Ortaokul ve Azerbaycan'dan 1 ortaokulun katılımı ile gerçekleştirdiğimiz projemiz "ZORBALIĞA DUR DE AKRANLARINLA EL ELE"'de 3. ayı geride bıraktık. Bu süre içerisinde Logo, afiş, slogan, çalışmaları ile birlikte, ortak ürün çalışmalarımız ve Rebherlik servisi öğretmenlerimizle röportaj gerçekleştirdik. Projemizde okullarda sıklıkla karşılaşılan akran zorbalığı problemlerine dikkat çekmek ve çözüm önerileri sunmak amaçlanmaktadır. Hedef kitlenin zorbalık davranışlarına karşı bilinçlendirilmesi ve söz konusu davranışlara maruz kaldığında ne yapması gerektiği konusunda farkındalık geliştirmesi beklenmektedir. Proje etkinlikleri ile hedef kitlede etkili iletişim becerileri, öfke yönetimi ve empati yetisi kazandırmak planlanmaktadır. Aynı zamanda güvenli internet kullanımı ve eğitimde teknolojiyi etkin kullanmak da projenin amaçları arasındadır. Projenin Aralık 2021'de başlayıp Mayıs 2022'de bitmesi planlanmaktadır.
Rehberlik Öğretmenimiz Cemal Bey ile röportajımız
Güray Bey :Bugün "Zorbalığa Dur De, Akranlarınla El Ele" e-Twinning projemize ait "Okul Rehberlik Servisi öğretmenleri ile röportaj" çalışması için Rehberlik Servisi öğretmenimiz Cemal Bey ile birlikteyiz. Bize vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederiz sayın hocam. Proje üyesi öğrencilerimiz size Akran Zorbalığı üzerine birkaç soru sormak istemektedir.
Cemal Bey : Elbette sayın hocam. Hoş geldiniz sevgili öğrenciler. Güzel bir proje konusu. Teşekkür ediyorum sizlere.
Defne : Arkan Zorbalığını nasıl durdurabiliriz?
Cemal Bey : Aslında çok kapsamlı bir soru. Onyıllar boyunca bu kapsamda yapılan birçok çalışma var, Akran Zorbalığını durdurmaya yönelik. Ama kendi açımdan baktığımda, olumlu, işbirliğine dönük, dayanışmaya dönük davranışların arttırılmasının zorbalığı azaltacağını düşünüyorum. Öğrenciler arasında geliştirilecek işbirliği çalışmaları, onun dışında, ortak yapılabilecek sanatsal, müzikle ilgili çalışmalar, yardımlaşma, değerler eğitimi, bu gibi şeylerin artması, aslında olumlu şeylerin artması, olumsuz şeyleri azaltacaktır diye düşünüyorum. Tabii ki zorbalığın ne olduğunu bilmek, hangisinin zorbalık, hangisinin farklı türde davranış olduğunu ayırt etmek, zorbalık türlerinin farkında olmak ve bunlara ilişkin nasıl davranılacağını öğrencinin bilmesi de tabii ki zorbalığı azaltıyor. Atılgan davranışlar dediğimiz, kendini ifade etme, duygularını ifade etme, herhangi bir şekilde zorbalığa uğrama durumunda buna karşı duracak yöntemleri bilebilme, tüm bunlar, bu beceriler bence zorbalığı azaltacaktır. Tamamen bitirecek midir? Bitirmez, hiç bir zaman bitmez ama en azından azaltarak bununla yaşamamızı sağlayabiliriz.
Defne : Teşekkürler öğretmenim.
Cemal Bey : Rica ederim Defne.
Elisa : Zorbalığa uğrayan kişilere nasıl yardımcı olabiliriz?
Cemal Bey : Zorbalığa uğrayan kişiler aslında mağdur dediğimiz yabanci dilde kurban diye çevriliyor. Zorba ve kurban veya Zorba ve mağdur diyebiliriz. Bir de üçüncü bir kitle var. Onlara da seyirci veya tanık diyoruz. Ne zorba ne de mağdur olan ama bu duruma tanık olan seyircilerden bahsediyoruz. O zaman seyirciler ne yapmalı şeklinde bir soru olabilir bu soru o zaman. Seyircilerin ya da tanıkların bu konuda zorbanın değil, mağdurun yanında olması, mağduru uzaklaştırmaları ve onu güçlü kılmaları oldukça önemli. Çoğu zaman bu duygusal ya da sözel zorbalık olduğunda veya dalga geçildiğinde ya da etiket takıldığında, seyirciler genelde gülüyorlar ya da zorbanın yaptığı durumu komikleştirmeye çalışıyorlar. Bu durum da zorbanın yaptığı davranışı arttırıyor. Tekrar tekrar yapmasını sağlıyor. "Ben yapıyorum, insanlar da gülüyor." Mağdurun ne hissettiğini önemsemiyor, sadece kendine gele o gülümsemeler ya da kahkahalar kendisini mutlu ediyor dolayısıyla zorba davranışı arttırıyor.Aynı zamanda mağdurun uğradığı acıyı da arttırıyor. Seyirci bu şekilde davranmak veya tepkisiz kalmak yerine, ters ters bakmak, gülmemek, "Hiç komik değil!" demek ya da bazen tamamen sessiz kalmak işe yarayabilir diye düşünüyorum.
Elisa : Teşekkür ederim öğretmenim.
Cemal Bey : Rica ederim Elisa.
Merve : Defne arkadaşımızın sorusunu biraz daha açabiir miyiz, öğretmenim? Arkadaşlarımızı zorbalıktan nasıl koruyabiliriz?
Cemal Bey : Buna kısaca değindim ama aslında bir çok yöntem var. Okulda Akran Zorbalığına ilişkin projeler yapmak, sizlerin yaptığı gibi, farkındalığı arttırmak, bu konuda bilgiyi arttırmak bir başlangıç olabilir. Onun dışında da bence drama, spor, resim, müzik çalışma grupları gibi gruplar oluşturmak, bu gruplarla işbirliği içinde birşeyler üretmeye çalışmak, bir hedef olarak okulun böyle çalışmalar ortaya koyması ile işbirliği arttırmak ve dolayısıyla bence zorbalık azalması söz konusu olacaktır. Bu konuda rehberlik servisi de elinden geleni yapmaya çalışıyor. Zorba ve mağdurla görüşmeler gerçekleştiriyor, mağdura destek olmaya çalışıyor. Onları dinlemeye, anlamaya ve davranışlarını değiştirme konusunda çaba sarfediyor. Öğretmenlerin bu konuda duyarlı olması gerekiyor. Örneğin Zorba ile herhangi bir ani davranışı birbirinden ayırmamız gerekiyor. Zorbalık dediğimiz şey normal şiddetten biraz farklı. Birbirinizle kavga etmeniz veya birbirinize bağırmanız ya da anlık dalga geçmelerden biraz farklı. Aradaki birinci fark güç dengesizliği, ikincisi de sürekli olması. Güç dengesizliği güçlü birinin güçsüz birini bularak onunla geçmesi, ona sataşması ve bunun sürekli olması zorbalıktır. Şiddetler bazen anlık olup geçip gidiyor. Arkadaşnızla tartışabilir veya bir sıkıntı yaşayabilirsiniz. Bu geçip gidiyor, orada bitiyor. Devam eden bir şey olmuyor. Güç dengesizliği de yok. Eşit güçlerden bahsediyoruz. İki taraf da kendisini koruyabilecek düzeyde. Ancak zorbalıkta bu güç dengesi şaşıyor. Ya iki-üç kişi oluyorlar ya da bedensel büyük biri küçük birine karşı oluyor. Bu da sürekli olarak yapıldığında buna zorbalığa diyoruz. İşte bu anlık, geçici durumlarla zorbalığı öğretmenlerin ayırt etmesi de çok önemli diye düşünüyorum.
Merve : Konuyu açtığınız için teşekkür ederim öğretmenim.
Cemal Bey : Rica ederim Merve.
Eylül : Akranlar arası ilişkiyi nasıl güçlendirebiliriz?
Cemal Bey : Aslında sınıfta tartışma grupları yaratmak bir yöntem olabilir. Sadece tartışma grupları değil, grup çalışmalarının yapılması iyi olabilir. Ev ödevlerini grup çalışmaları şeklinde vermek iyi olabilir. Artık teknoloji de gelişti. Örneğin Zoom üzerinden gruplar oluşturup ortak çalışmalar yapmak gibi, şu anda sizlerin yaptığı gibi çalışmalar yapmak akran iletişimini arttırabilir. Öğrenciler arası iletişimi arttıran bence en çok grup çalışmalarıdır diye düşünüyorum. Yine spor takımları, resim, müzik grupları oluşturmak önemli. Bir de iletişim nedir? Nasıl iletişim olmalı? Doğru iletişim nasıldır? Sorularına da değinmek gerekir. Örneğin Sadırgan İletişim, Çekingen İletişim ve Atılgan iletişim diye üç iletişim türü var. Belki de bunları anlatabiliriz. Bunların ayrımını hem rehberlik servisi olarak hem de sınıf öğretmenleri olarak anlatabiliriz. İletişim konusunda öğrencileri bilgilendirmek de önemli. Dolayısıyla öğrencileri hem bilgilendirmek hem de grup çalışmalarına yönlendirmek, birbirleriyle çalışmalarına olanak tanımak bence etkili olur diye düşünmekteyim.
Eylül : Teşekkürler öğretmenim.
Cemal Bey : Rica ederim Eylül.
Güray Bey : Çok teşekkürler Cemal Bey. Okulumuz oldukça kalabalık ve biliyorum sizler de çok yoğunsunuz. Bize vakit ayırdığınız için tekrar teşekkür ederiz. Sizlere ve rehberlik servisimizin diğer kıymetli öğretmenlerine iyi çalışmalar diliyoruz.
Adres:
Akdeniz Mahallesi Fatih Caddesi No.15 Mezitli/ MERSİN
Telefon
0 324 357 50 20